Komşusunun kapısının önüne bıraktığı çöp
kovasının üzerindeki not dikkatini çekmişti Emel’in. “Dikkat! Cam kırıkları
var!”. Belki yıllardır evde neler neler kırıldı. Büyük parçalar çöpe
atılır, küçük parçalar makineye çekilirdi. Üzerine hiç böyle bir not yazmak
aklına gelmemişti. Ne de güzel bir düşünceydi. Başkasına zarar gelmemesi için
onu düşünmek…
“İyi insanlar iyi ki var” dedi ve keşke herkes böyle ince
düşünceye sahip olsa diye geçirdi içinden.
İyi niyetle yaptığımız davranışlar vardır. Karşımızdakini düşünür,
“bir şeye ihtiyacın var mı?” diye sorarız. Belki söyleyemez diye, kendi
halimizde onun ihtiyacını gidermeye çalışırız. Ama karşımızdaki eş, dost,
arkadaş, çocuk ya da aile
fertlerinden biri de olsa, çoğu zaman yaptığımızın karşılığını göremeyiz.
“O tatlıyı sevdiğimi bilir; yediğini
anlatır da kardeşim de sever, ona da alayım” demez ve üzülürüz ya…
Ya da ok gibi saplanan laflar çıkar ya ağzından, kalbimiz kırılır…
Anlamaz kimse kalbimizin kırık olduğunu ve üzerinde de “dikkat
edin hassastır” diye bir not da
yazmaz ya…
İnsan yaptığı bir
iyiliğin bir inceliğin
karşılığını hemen görmek ister. Kıymeti bilinsin ister. Ama hiçbir zaman yaptığı iyiliğin
karşılığını tam anlamıyla alamaz.
Beklentiye girdikçe her şey daha da kötüye gider. O görünmek istedikçe sanki
daha da görünmez olur.
Emel içinden “insanların kıymet vermesine
odaklanırsan işin içinden çıkamazsın kızım. Çünkü onlar sen değil, sen onlar
değilsin.” dedi.
Aslında bu hayatta hiçbir iyilik boşa gitmez. İyilik
yaptığımız insanlardan bir karşılık göremesek de
hayat iyilikleri es geçmez. Er ya
da geç mutlaka karşılığını verir. Aslında önemli olan iyilik yaptığımız kişiden
karşılık beklemeden iyilik yapmaya devam edebilmektir. Hasılata takılmadan yola
devam edebilmek...
İnsan birilerini kıymetlendirdikçe kendi kıymetini artırır farkına
varmadan.
“Senin kıymetini bilen de var çok
şükür” dedi sesli bir şekilde. Dalıp gittiğinin farkında bile değildi. “Sen iyi
ol çünkü iyilerin sayısı az ve iyiler çok kıymetli” dedi gülümseyerek.
Bir not başka başka düşüncelere götürdü Emel’i. Akşam yemeği için sofrayı
hazırlıyordu ki birden elinden bardaklar düştü ve kırıldı. Topladığı camları,
çöpe attı. Çöpü dışarı çıkardığında üzerine hemen notunu yapıştırdı. “Dikkat cam
kırıkları var!”
3 Yorumlar
İyiki iyi insanlar var
YanıtlaSilHayatta hiçbirşey boşa değildir
YanıtlaSilMutlaka karşılığı olur İyilikte kötülükte
Ne güzel insanın dış dünyaya değil kendi bedellerine güvenmesi , özgürce bedelin oranında kendini mutlu edebikirsin, , kaleminize sağlık.
YanıtlaSil