Ya içindesindir çemberin ya da dışında yer alacaksın. Öğlene doğru uyanmıştı Ayşegül. Yüzünü yıkamadan, perdeleri bile açmadan, eline telefonu alarak koltuğa uzandı. "Tatil günlerini seviyorum, yataktan kalkıp salondaki koltuğa uzanmak en keyif aldığım şeylerden biri." dedi, kendi kendine. Telefonunda bir sürü indirim mesajları vardı, "Efsane indirim", "Çılgın indirim" gibi sözlerle paylaşılan indirimler. Birkaç tanesine tıklayıp alışveriş sitelerine girdi. "Bu böyleymiş, bu güzelmiş, bu salona olur, bunu arkadaşıma alsam mı?" diye diye bir saatten fazla zaman geçirdiğini fark etti. "Neyse bir de e-postalarıma bakayım." deyip çıktı alışveriş sitelerinden. Onlar da benzer şekildeydi, hep indirim haberleri ile dolmuştu.
Dün akşam yaptığı alışverişlerle ilgili bir pişmanlık kapladı içini. Oysa o anda sanki onları alması hayat memat meselesi gibi davranıyordu. Birkaç yıl öncesi aldığı kararlar geldi aklına; "Artık indirim ayında bir şeyler almayacağım kesinlikle!" demişti. O yıl "Çılgın indirimler" dedikleri fiyatlardan aldıkları ürünlerle, kredi kartının limitini doldurmuştu. Oysa ki, "Bir daha bu fiyata bulamam" diyerek aldığı ürünleri sezon sonuna kadar benzer fiyata görmüştü.
Geçen yıl ve bu yıl da aynısı oldu, "Almayacağım, sadece bakacağım..." deyip girdiği sitelerden bir sürü şeyler almıştı. "Niye ben böyleyim?" diye düşündü Ayşegül.
"Niye uygulayamıyorum kararlarımı?"
Aklına geçen yıl indirimden aldığı yapılacaklar listesini içeren ajanda geldi. Yeni yıl için yapılacaklar listesi yapmıştı kendisine. Ajandaya; "Yeni yılda sigarayı bırakıyorum" diye yazmıştı ilk başa, her yıl olduğu gibi. Yeni yıl partisine giderken yeni paket almamıştı, "Elimdekini bitirip bırakacağım" diye. Akşam olmadan paket bitmişti ama gecenin ilerleyen saatlerinde kendisine uzatılan sigaralardan içmeye başlamıştı bile. İlk uzatılanı aldığında "Ne de olsa paket almayacağım artık" diyerek almıştı. Ama üç, beş derken sabaha kadar neredeyse bir paket sigara içmişti. Paket almadan bu şekilde bir kaç gün uzatılan sigaraları içerek geçirdi ama sonunda paket alırken bulmuştu kendini.
Yine geçen yıl "Diyete başlayacağım" demişti iş yerindeki herkese ama akşamüzeri kahvenin yanına arkadaşı yurtdışından getirilen çikolatayı ikram etmişti kendisine. Ara öğün yapmadım bugün zaten" diyerek yemişti çikolataları. Sonrasında da "Ne de olsa akşam üzeri çikolata yedim" deyip tatlı yemişti ve diyeti kısa sürmüştü.
"Niye böyle oluyor?" diye düşündü. Acaba net mi olamıyordu kararlarında?
"Bu sefer aldığım kararları uygulayacağım" dedi.
"Bir kahve yapayım kendime de masa başına geçip yeni kararlarımı yazayım" diye düşünerek, bir yıllık kahve masrafı parasını vererek aldığı, belki de ayda bir iki defa kullanacağı kahve makinasında bir kahve yaptı kendine. Çalışma masasını temizleyip, yine indirimden aldığı yüz dört ayrı renkli kalemlerini çıkarttı. Bir de müzik açıp başlayayım yeni kararlara diyerek bastı radyonun düğmesine.
Radyoda Yeni Türkü çalıyordu:
"Ya içindesindir çemberin ya da dışında. Kendin içindeyken, kafan dışındaysa..."
&
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, hayatın içindeki deneyimlerden faydalanılarak tasarlanmış bir bilgi teknolojisidir. Deneyimsel kısmını geçmişten, tasarım kısmını ise şimdiki ve gelecek zamandan alarak geçmişin deneyimleri ile şu ana ve geleceğe köprüler kurar. Yeryüzündeki tüm canlı ve cansız varlıkların hayatlarındaki ortak deneyimleri harmanlayarak insanların hem bugününü hem de yarın gideceği yolun haritasını, deneyimselleştirilmiş öngörülerle çizmesine olanak sağlar.
10 Yorumlar
Hayatta isteklerimizi kontrol edemediğimizde sağa sola nasıl savrulduğumuzu açıklayan tatlı bi yazı olmuş. Elinize sağlık...
YanıtlaSilFarkında olmadan çemberin dışına çıkışlarımız bizi yormuyor mu zaten
YanıtlaSilBir yerden başlayabilmek, vazgeçmeden, net olarak başlamak... O çemberin dışına çıkabilmek...
YanıtlaSilTüketim çılgınlığı .. oysa ilk bakışta her şey ihtiyaçmış gibi .. ama değil :) yazıyı okurken kendimi okuyorum gibi hissettim.. ve FARK ETTİM!
YanıtlaSilinsan indirim bataklığına saplanınca oradan kurtulması zor oluyor gerçekten. Hepimizin yaşadığı durumu çok güzel anlatmış yazanın emeğine sağlık
YanıtlaSilO kadar tokuz ki hayatımızda bir açlığımız yok hareket yok bizim lehimize olan kararları teorik olarak düşünüyoruz pratiğe dökemiyoruz maalesef hareketimiz yok bedelimiz yok hareket olursa açlık olursa isteklerimizi ihtiyaçlarımızı da kontrol altına alabiliriz ve çemberin içinde kalabiliriz Allah bizi çemberin içinde kalanlardan eylesin inşallah ağzınıza sağlık emeğinize sağlık Allah razı olsun hepinizden
YanıtlaSilSeçimi yaparken bilinç ne kadar önemli hiç bilenle bilmeyen bir olurmu teşekkürler deneyimsel öğreti☺️☺️
YanıtlaSilElinize sağlık çok güzel bir yazı
YanıtlaSilisteklerimizi kontrol edemediğimizde düşebileceğimiz hataları çok güzel anlatmışsınız, elinize sağlık :)
YanıtlaSilRabbim bize doğru yolu göstersin
YanıtlaSil