Ne kolaydı başkasına iğneyi batırabilmek.
Gözlerinde acıyı görmezden gelmek.
Ve kemiğe kadar ilerlemek.
Kendi canı yanmadığı için gülüp geçebilmek…
Ne kolaydı bir canlıyı yok sayabilmek.
Basabilmek bir karınca yuvasına
Yavrusu var mı diye bakmadan,
Dağıtmak köselenin altında o duvarları,
Kendinden küçük olduğu için,
Gülüp geçebilmek…
Ne kolaydı bir insana zulmedebilmek
Hiç düşünmeden sonunu
Sonrası bayram diyerek,
Mazlumun yüreğini dağlayabilmek,
O tebessüm ederken hayata
Öfkeden kararabilmek
Kendinden olmadığı için kıydığı cana,
Gülüp geçebilmek…
Ama hayat bu
Hafife alma sakın!
Şaşırırsın, kolay sandığına.
Zordur karşısında titrerken bakabilmek
Ya da tam zıttında
Verir zorluktan sonra kolaylık,
Kolaylaşır bir anda karar verebilmek.
Ne kolaydı ‘Ağlama’ demek,
Hüzünlü bir aslanın yavrusuna.
Ah bir sabretsen aslında!
Var mutlaka bir kolaylık
Her zorluğun ardında.
Tutunup kalbiyle en sağlam ipe
Serin bir sesle seslenebilmek,
Ağlama…
Ağlama…
1 Yorumlar
Gerçeklere sabredemeyenler zalim de olmaya başlıyorlar. O zaman ha bir masum ölmüş ha bir taş yuvarlanmış, onun için bir…Ta ki kendi başına gelene dek…O zaman da ölümü bir son zannedecek. Ta ki kendi başına gelene dek…
YanıtlaSil